Dolu görünse de ardında bir boşluk saklar yaşam

Boşluklarsa boğazına kadar doludur paklar yaşamı

Bundandır konuşmalar bir yere varamadan tükenir

Kelimeler eskir eskitir dili zaman

Dil varlığın yuvası değil esareti

Şairlerin de sorunu esaretle

Kendileriyle

Kendine mıhlanmış şair memnundur ya halinden

Mutlu olsa ne olur olmasa ne olur

 

Heyhat hayatın absürtlüğü kendini açığa çıkarır

Hep saklanmaz oyukta kelimelerin ardında

O açıktan başlar düşüş ivmelenir

Önce anıları aşındırır sonra zamanı

Zaman aşımı

Düşünce şair ağırlaşır ya gövdesi

Düşse ne olur düşmese ne olur

Düşmese bir ağırlığı kalmayacak sanki

 

Gökteki yıldızları ilk kez görür gibi

Öyle saf öyle sevinçli alengirli

Bilinmezliklerinden çekilmiş bir sınırın içinde olduğunu bilmez ki

Sıkışıp kalmıştır şair kanatlarının arasında

Huzurla dolanamaz kırlarda uçamaz uçurumlardan

Düşse uçamayanlara bir armağan sanki