Olmuyor sayın doktor, olmuyor
Ne kafamı ne kalbimi terk etmiyor
Sabrımı sınıyor, heyecanla izliyor
Şifan beni karanlığa sürüklüyor
Yarınlarım olmasa bir kafeste
Bayılsam çektiğim tek bir nefeste
Gözümü açıp da ayıldığım zaman
Uyanmasam bu dar kodeste
Olmuyor sayın doktor, olmuyor
Zihnim bedenimi terk etmiyor
Bu kovalamaca asla bitmiyor
Ne duruyor günler, geçmek bilmiyor
Ne de güneş doğmaktan vazgeçiyor
Kararmış ufkun ötesinde bir günde
"Ertesi gün" olmasın hiçbir yerde
Ne güneş doğsun ne ay çıksın ne de çiçek
açsın bahçelerde
Kalsın hepsi uykunun büyük abisinde
Bizzat gelip de beni görmedikçe
Görmesin gözlerim duymasın kulaklarım hissetmesin tenim
Kitliyim ben, tehlikeliyim, korkarım, gelmeyin
Yalnızdır tımarhanem benim
Kapıma gelip de seslenmeyin
Kapatın perdeleri, tek bir hüzmeyi geçirmeyin
İnanıveririm yarına, beni kandırmalarına izin vermeyin
Olmuyor sayın doktor, olmuyor
Hastam artık cevap vermiyor
Mutluluk kulağa komik geliyor
Kimse yarını görmek istemiyor
Güneş de doğsun gökte
Ay da parlasın karanlık geceye
Ben dirilip de görmediğim sürece
Çiçek de dikebilir mezarımın üstüne
Bir adam delirmiş, kapının önünde
Yokmuş tanıyan bilen bir kimse
Kendi kendini iteklemiş, yürütmüş
Anlayamamış o da düşürmüş
Bir adam öldürmüş, sahilin önünde
Bulamamış, ne vardı ötesinde
Vücudunu ıslatan bu tanıdık kanın
Bilinmez ki o inatçı yarası nerede?
Bir adam bağırmış, ölmeden önce
Başka görmemiş katili kimse
Tek başına yuvarlanmış sahilde
Ezdiği başı ve tuttuğu silahı ellerinde
Olmuyor sayın doktor, olmadı.