Derin maviliklerin ortasında bir beyaz taka

Sanki gözlerinden çıkan ışıltı gibi

Salınarak gelir akşam güneşinde kalbimin limanına

Sanki ilk görüşte âşık olmamışım gibi

 

Tebessümün taşır beni aydınlığa

Sanki bir trenin ağır ağır taşıdığı gibi

Gül bahçesinden geçer gelir aşkın garına

Sanki tebessümünden büyülenmemişim gibi

 

Binbir çiçeğin güzel kokusu bulunan bir tarh

Sanki içinde mis kokularda kaybolan bir arı gibi

Toplar polenleri dünyadaki hiçbir esansa benzemeyen kokularda

Sanki kokunu ilk alışımdan sonra unutmuşum gibi