Bu aşağılık gözyaşından mı türedim ben
Bu huysuz iğrenç dili dışarda gözyaşından
İçimde kırmızı bir taş oturuyor yıllardır
Ve uzansam da iğdiş kalbin yutuyor ellerimi
Ve kaçmak istesem de bir baş dönmesinin kölesiyim
Bu aşağılık kompleksli merhabaların kurbanı olmadık mı
Bu piç ruhumu teslim alan kara delik
Bizi sürükleyerek saçlarımızdan sofradan kaldırmadı mı
Bulaşıklar kendini çitiliyor artık
Çünkü ben değilim bu yolu yürümeye kalkışan
Somurtuk gözlerden akan yaşlar değil mi bizi söken kamburumuzdan
Bu aşağılık yaşlardan mı türedim ben
Burası neresi inan bilmiyorum
Beni al evime götür istiyorum
Ama evim neresi onu da bilmiyorum
Bu aşağılık makinelerin arasında
Daha makineyim ben
Mutluluğu suratıma montajlayıp ev sandığım yerden çıkıyorum
Denizden boşaltılan tuzlar gibi kumlara süzüldük
Sen değilsin seviştiğim
Sen yapmazsın böyle
Sen istesen de gidemezsin
Bu aşağılık bu paramparça kışların hülyası
Elimde iskambil kartları
Dişlek bir acıdan kopartmaya çalışıyorum kendimi
Sen gitmezsin benden
Ve depresyondan yeni maskeler topluyorum
Ve darağacı komşunun bahçesinde
Kaç ısırık bıraktıysam elmaya o kadar yanıyorum cehennemde
Bu aşağılık gözyaşından türemedim ben