Bir şehri terk ettim ' kaçar gibi gözüm arkada. Fakat haksız ve kurtulmak ister gibi değil. Suçsuz ve kavuşmak ister gibi.' ve yabancı bir şehre geldim .'saklanmak yada kaldığım yerden devam etmek gibi değil, en çok da iyileşmek ve iyileştirmek gibi.'
Ne umdum ne buldum muamma .
Bir yanım bahar bahçe,
diğer yanım hüzün kuşu, göç etmiş sanki.
Neydi burukluğun adı; yarım kalmış kitaplar mı ,
Solacak olan çiçeklerim mi bilmiyorum..
Hayatım yıpranmış eksik sayfaları olan bir romandı .
Ben, bir ben bıraktım geride , öyleki tüm umutlarım, heveslerim ve akşam güneşine bakar gibi kısılan gülüşlerim. Sen böyleydin bu yanımdın benim.
..yine sırtlamışım geçmişi getirdim geldiğim yere, lakin ne fayda o sırtımda sen göğsümde..
Artık evde parmak uçlarımda yürümüyorum, saçımı dağıtıp kahkahalar atabiliyorum... sen bana hayal etmeyi umut etmeyi mücadele etmeyi düşmeyi düşünce düşürenin gözünün içine bakarak kalkmayı sen böyle işte anlıyor musun beni..
Bir yazı okumuştum diyordu ki;
"İnsan sadece suçluyken kaçmaz suçlanıyorken de kaçar fakat ne olursa olsun kaçarken çoğu şeyi kaçırır, en çokta aklını ama güzel yanı aklın olmadığında özgür olursun"
Bize olan bu muydu..ondan mıydı bu yarım kalmışlık , tedirginlik hep kapıya daha yakın oturmalarımız..kalmaya değilde hep gitmeye hevesimiz, bir yer edinemeyişimiz. Bir yere sığamayışımız..
Velhasıl gözüm biz biliriz ; analı babalı öksüz nasıl olunur,
İnsan nasıl yaşar yarasıyla, içerisi kar kış kıyamet lakin süreti nasılda cennet...
Ve yine çiçekler