Bir yıldızın ucunda otururken tanıdım seni, sesini

Gülüşün gökyüzü kadar, gözlerin yeryüzü gibi. 

Kusursuz idi bana bahsettiğin her şeyin

Hikayelerin, sevdiklerin, acıların

Bir şarkının nakaratında sevdim seni

Sürekli dilde dönen, hiçbir zaman akıldan gitmeyen

Bir gecenin karanlığı gibiydi hislerin

Çözülemeyen bin parçalı puzzle misali

Bir salıncağın kenarında gördüm seni 

Seni ve çocukluğunun en güzel halini

Bir ölümün kıyısında bildim seni

Gecelerce öldük ama her gece de yaşadık yaşadık yaşayan bedenlerin inadına

Bir gökkuşağının dibinde gördüm ben seni

Pembe kadar neşeli

Yeşil kadar özgür, mavi kadar çocuksu

Bir mezarlığın kenarında ağlarken gördüm seni

Ben kadar üzgün, ben kadar kederli…