Senden vazgeçebilmek için
Hiç tanımamak gerekirdi.
Ben ise seni dertli bir temmuz günü tanıdım.
Yaz geldi birden bire.
Bana elini uzattı.
Tozpembe bir boya elimde,
siyah duvarlarımı sıvadım.
Üstelik tüm şiirlerimi rafa kaldırdım.
Senden vazgeçebilmek için gayet aklı başında olmalı.
Biz beraber kovmadık mı o zımbırtıyı?
Delirmişçesine,
Dudaklarımızın birleşmesi ateşi çağırmadı mı?
İşte o gün anlamıştık
Ne kadar gidersek gidelim birbirimizden
Geri dönüş yolunda karşılaşacağız.
Senden vazgeçebilmek için
Gözlerine hiç bakmamalıydım.
Kaç kez uçurumun kenarından düştüm de geldim.
Gözlerine bakarken ben
Acı çekmeyi sevdim.
Senden vazgeçebilmek için biliyorsun,
Böylesine tutkuyla bana sarılmamalıydın.
Ateşi tenimde, seni ise ta en derinimde
Hissettim, hissettim, hissettim.
Şimdi aynı gözlerle ve bedenle geçtin karşıma,
Bana vazgeçmekten mi bahsediyorsun?
Söyle canımın bekçisi, sen vazgeçebiliyor musun?
Ben
2020-10-01T09:34:29+03:00Çok teşekkür ederim eleştirileriniz çok değerli.
Sevilay Baytur
2020-10-01T02:18:47+03:00Şiirin sonu konuşma havasına bürünüp duyguyu azaltmış gibi geldi ama yine de çok beğendim, kaleminize sağlık. :)