Sensizlik bembeyaz bir ormanda

Apaçık koşturan

Yılkı bir kula kadar çaresiz.

Bir çam uçsuz ovaya; 

Cesur, itidalli.

Bir gölgenin elçisi bu 

Biliyorum 


Yetkin bir duruşu var sensizliğin

Padişah gibi çıkıyor karşıma

O anda ne sen ne memleket ne şalın

Bir yokluğun tecellisi bu 

Görüyorum 


Kokusu sensizliğin 

Rüzgarlara karşı koyuyor 

Yokluğunu pekiştiriyor güllerde 

Sesi mesela 

Ağrısı başıma vuruyor 

Yankılar yükseliyor avuçlarımdan 

Sağa sola kaçışıyor dualarım

Bir makamın cilvesi bu 

Duyuyorum 


Yokluğunda ben 

Meyve topladığın ağaçların gölgesinde 

Bir Posof türküsü mırıldanıyorum 

Rüzgar alnımı okşuyor 

Gölgesi soğuk oluyor sensizliğin 


Seni seviyorum