"Yolumun her durağında yürüdüğüm mesafenin, göze aldığım mesafe yanında kısa kaldığını anlayacak hazırlığım vardı."
İnsanı diğer canlılardan ayıran en temel şey hayatın başkalarınca verilmesi ve fakat yaşamının kendi eliyle inşa edilmesinde gizlidir. Peki yaşarken farkında mı hayatı, yaşayanlar farkında mı bir nebze? Ölümler başka ölümlere ilenmekte mi gerçekten ya da hayatlar ileniyor mu diğer hayatlara karşı? İlenilen olmaktan korkuyor yoksa ilenmemekten mi geri duramıyor, ne menem bir şeydir bu hayat? Soru işaretleri artıyor ama neden cevaplar artmıyor çoğalmak yerine?
İnsan neden yığında, toplulukta, toplumda ya da cemaatte, cemiyette onaylanmak işin her haltı karıştırmaktan bir an bile geri durmaz? Hikayecilikten kurtulamaz? Hatta hayatını sanki yaşıyormuş gibi anlatır da yaşamayı unutur?
Kendimi meşgul ederek zihnimdeki işgali ötelemeye belki de yok saymaya çalışıyorum da sanki bu meşguliyet işgalin kulu olmaktan kendini alamıyor. Anlama doğru gitmesini umduğum ve çabaladığım her 'şey'in gittikçe çetrefil ve keşmekeş bir hal alması acaba saflığa doğru giden bu anlamın katmerli yorucu süreci elde edilen için vazgeçilenlerin kıymeti mi, uğruna vazgeçilenin duruluğu mu?
Bildiklerimi sıralasam ya da sınıflamaya çalışsam laf ebeliğinden başka ne bildiğimi iddia edebilirim ki? Kendimi bilmezken kendiliği nasıl bilebilirim? Dışarıda bir çiseleyip bir gürleşen yağmur, camı durmadan dövüp duran rüzgar, taşlarının yağmura aynı şiddetle verdiği karşılıktan doğan ses kaldırımın, akşamın boğucu havası, ahırların pörsümüş tezek kokusu, insanı yoran kasvet, belirsizliğin sancısı...
Meyve vermeyen bir ağaç kadar faydasız olsun yazılarım. Yazmak hem kendime itiraf hem de yerine getirmem gereken bir sorumluluk. Yazmasam kaybolur, yazdıkça kaybımı bulur oldum. Birilerini ikna mıydı amacım yoksa kimliğimi inkar mı, değil. Kendiliğimde boğulmamak için yüzmeyi öğrenmekti bütün çabam. İdame-i hayat meşgalesi bazı yığınlara dahil imiş gibi gösterse bile varlık kanıtlama çabası belki de postun elden gitmesiyle bile sonuçlanabilir. Hakikat için postundan vazgeçebilir misin?
"Ne olmak istiyorsak henüz o değiliz ve henüz olacağımız şey de değiliz ama ne idiysek artık o da değiliz."
Deniz Dinç
2022-05-30T13:07:56+03:00Yazmasam kaybolur, yazdıkça kaybımı bulur oldum. Ne güzel aktarmışsınız, tebrikler.