sıradanlaşmış bir hikâye koynumda 

içinde sıradan korku olan

sıradan bir kalp olan

sıradanlaştığının farkında olmayan

sıradan insanlar...


sıradan bir gemi yaklaşıyor limana

içinde sıradanımsı insanlar olan

sıradanlaşan anları barındıran

gürültüsü bile sıradan


oysa ne sıradan olmayan şeylere sahibim

belki bir düşünce

belki bir hezeyan

belki de bir gülüş

gürültüsü her şeyden farklı olan

bir gemi de olabilir.


bir âşığın sevdası

bir hasretli insanın özlemi

bir müziğin nakaratı

ve bir bebek gülüşü

işte sıradan olmayan birkaç şey...


sıradan kelimelerle yaşıyorum

sıradan sevip, sıradan ağlamam

bir sıradanlık dizisinden,

başka neyim ki ben?


bir haykırış belgeseli düşümde

rüyalarımda yârin gülüşü

izleyip dalıveriyorum 

sıradanlağıma

farklılığın içindeki

sıradanlağıma...


kendi farklılığımın içindeki sıradanlık... 

tekdüze, insan için 

gürültüden ibaret belki de 

lakin bir tek bende melodi olan bir gürültü.

Sıradan insan için, sıkıcı belki de

Bir tek bende anlam bulan bir sıkıcılık

velhasıl insan bir kemik et

onu özel kılan farklılığı içindeki sıradanlık,

sıradanlığı içindeki farklılık.