İt ürüdü ama kervan yürümedi bu sefer
Kurtarmaz hiçbir kaçış
Gözlerini istediğin kadar kapat
Çünkü gözler gerçekleri yokuşa sürer
Göreceksin siyah duvarlara attığım kerteleri
Saymakla bitmeyecek
Bunlar yapılan genellemeler
Spesifik bir özelliği yok
Pek matah bir şey değil
Çentik atmayan ciğer deşer
Benim hayallerim hep sokak lambalarında.
Aşamıyor, sanki aşarsa
Kurtarırsa kendini oradan
Bembeyaz kuşlar uçacak rüyalarımda
Ben yüzme bilmiyorum
belki ondan hep hayallerim suya düşüp boğuluyor
ben sevmeyi bilmiyorum, ne olur gelirsen gelirken bir kaynak getir
Bildiğim şeyler ağır gelir sana
Senin hakkın şeyler görmediğin yerlere
Göremediğin benden acılar götürmek
Biliyor musun, aslında biz
Ellerimizi kavuştursak mesela
Koşulsuz şartsız
Malta'ya gitsek mesela
Akdeniz'e satsam bütün sırlarımı
O zaman düzelir mi sırtımdaki kambur
Denizler saklar sırları
Taşları sektirir gibi atarım dertleri
Yetmiyor sanki denizler almaya yükümü
Okyanuslara mı gitmeli
Yatarken buluttan çarşafta
İzlenir miydi bir gündönümü
Şimdi Tanrı bile affetmez beni
İnsan derdi kadar var
Ben sattım
Ben tekim
Ve Tanrı'nın yanına kadar yükseldim
Tanrı'm şimdi azlet sen beni
Rüya mıydı bu gördüklerim
Şirke giriyordu bütün söylediğim
Her zaman bir riyakar olduğumdu gizlediğim.
Ağustos (Musa Seyrek)
2021-01-08T06:55:41+03:00Kaleminin sınırlarını zorlarsan unutulmayacak bir şiir yazacağına eminim.