İçimde benden habersiz büyüyen sancıya inat biriktirdiğim yılllar. 


Morglardan topladığım çocukluğum

İki kere ölmeden döndüğüm mezarlık

Tütünden sarı elleriyle babam

Ve bahar serinliğiyle 

Zümrüt gözlü annem 

Vardılar. 

Vardım. 


Sol kolumdaki rakamların pütürlü izleri

Elimi ortadan yaran bıçak izi 

Kafamda dönüp duran ağıtlar

Çığlıktılar, sustular

Taze kazılmış toprak kokusu

Cehennemden sıcak mezar taşları 

Işıktan daha beyaz kefenler

Ellerin de beyaz mı hâlâ, 

Toprağa değmemiş kefenler kadar?


Avutulmamış ilk gençliğim

Yapmaktan korktuğum hatalarım

Kırk kez kıyısından döndüğüm uçurum

Yok olmaya teşne umutlarım

Evi ararken kaybolduğum sokaklar 

Yuvam diyemediğim evlerin ezberlediğim eşikleri 

Yok sayamadığım ayak sesleri 

Silinip gittiğim odalar

Artık yoklar. 

Artık yokum.