Uyanmışım rüyamdan, hâlâ sürüyor savaş
Yeryüzü kutsal, herkes melek gibi
Ten kutsal, burun dil ve el de öyle
Her şey kutsal, herkes kutsal, her yer kutsal
Her gün sonsuzlukta, herkes melek
Bir deli gibi kutsalım, senin gibi
Seninle birlikteyim, çılgın bir dünyada
Hem kederli hem de coşkulu
Ve benim düşlerimde yürüyorsun, ağlayarak
Kaosun pingpong masasında kaybetmek
Abyss'in gerçek pingpong oyununda kaybediyorsun
Ruhun bedenine geri dönmeyecek
Herkesin bir arada söylediği son dizeler
Her yer kutsal, herkes kutsal, her şey kutsal
Bir bop kıyameti, bir caz bandosu
Kesik damarlarımızın altındaki gizemli nehirler
Sonsuzlukta zaman, zaman içinde sonsuzluk
Aklın harikulade, ekstra parlak ve zeki
Ruhun merhameti, kutsal merhamet, iyilik ve inanç
Ama ben yalnızım, sessizce, karanlıkta
Karanlık duvarlar, karanlık odalar
Ve özgürlük unutulmuş, tutsaklık ölümsüz
Hayallerimden kopup kaosun ortasında
Bir yere gitmek istiyorum, bir yere ait olmak
Herkes kutsal, her şey kutsal, her yer kutsal
Ama yalnızlık karanlık bir odada, sessizce bekliyor
Sadece bana ve benim kederime ait
Ama belki de karanlıkta bir ışık var
Bir çıkış yolu, bir kurtuluş
Ve belki de aklın harikulade gücüyle
Karanlık duvarları yıkabilirim
Ve sonsuzluğa açılan bir kapıda
Özgürlüğü bulabilirim, sonsuz ve kutsal.
