İyi gelen neydi?
Ufacık da olsa bir müzik tınısı mı yoksa bizi koca bir karanlığa sürükleyen, dibi bir türlü görülemeyen acı boşluğun asıl kaynağı mı?
Hem gerçekten iyi olmak istiyor muyum, karanlığa o kadar alışmışken daha doğrusu bu karanlık beni bir bataklık gibi içine çekerken bu bataklıktan kurtulmak... Sahiden istiyor muyum ?
Sorular ardı ardına sıralanırken, kendi içimde cevabını bile veremediğim sorular aklımın bir köşesinde, sürekli mantıklı düşünmeye iten zihnim, cevapların basitliğini gözler önüne sererken sadece bakakalıp eyleme geçemeyen duygular, yüzüme adeta bir tokat vururcasına olayın sadece mantıkla bitmediğini anlamamı sağlamakla kalmayıp, iç hesaplaşmalara devam ederken tekrar soruyorum kendime, bir kez daha: İyi gelen neydi?