yürüyebileceğim bir dünya kadar bu ömür

kuşların hakkımda ne kadar fikri varsa

o kadar varım bugün


yeni bir tanrıya inanmanın ürkütücü heyecanı

tek başına giz olup, tek kişilik bir sırra vakıf olmanın

göğüs kafesimde korkmuş çocuklar koşturan bir çağ

bedenim aklım karşısında terliyor

bedenim varlığım karşısında tedirgin


hayır dedi birden

elleri ateşten

gözleri geceden

küfredip varlığa yokluğa saklanıp


haykırdı bir bir

parayla aklı çelinmeyen deliler

dünyanın gözünü boyayamadığı mutsuzlar

ben alçak gönüllüyüm diye sokaklarda bağıranlar

daha ağzımdan çıkmadan havada kapılan yalanlar bunlar


bir denizdeyim

cesaret eğilmez dalgalara, çarıklarımda kızıl yosun

burası mezarlığı kralların, soylularsa kederli

esaret değil topraktan, güneşi saklayamaz bir pelerin

bu eksalansların kanı altından ne diye duruyorsun?

ekmeğin karası, tezeğin ateşi kaderin değil


sonra bir de bir kadın

hakkında şiir yazamadığım, aciz kaldığım

aklında bir yazgı, karnında ikiz sandığı

dudakları kırmızı çarmıhımdaki gülden

korkmuyorum ateşten

biz bu yangında tutuştuysak el ele