kayboluyorum.
sanırım sandıkları kırıldı aklımın.
şimdi bütün gizler
bir yaprak canındadır.
gaibe bir taş atmaktı delikanlılığım.
somun ekmek gibi somut
yapraklarım dökülmüş
köküme beton dökülmüş.
ve dökülmüş gökyüzüm
bir kadının koltuk altına.
halbuki büyümek bir suç gibi
alnıma bir lekeydi
bir lekeydi seni sevmek
dudağımla çizdiğim.
o servisin arkasında
seni öptüğümde
tanrı'ya ettiğim protestoyu
tükürdü yalnızlığım
bütün bütün her gün
kendime ettiğim manipülasyon
boynumda zincir
soluğumda kemermiş meğer.
kalmamış bir tek hakikat bile
yegane umudum vardı
içimde saklı bir çocuk
dışımda bomba patladı
ve söndü yıldız renklerim
söndü gençlik fenerim.
belki sorun kadınlardı
halka bir nara diye attığımız.
diyerek kendimizi mi kandırmıştık?
halbuki sıyırdığım ten
savurduğum düş
intiharımmış meğer.
şimdi sana yani ona
yani bize
bir tek cümlem kalmamıştır
anlamı yitik bir kelimenin
işi neyse sözlükte
biz de öyleymişiz işte
meğer o mahzun geçmişte...
Salih Yusuf Tavusdağı
2021-11-09T20:24:30+03:00Teşekkürler eleştirilerinizi dikkate alacağım mutlaka.
Jean Valjean
2021-11-09T19:28:28+03:00Ben de üslubunuzu beğeniyorum ve Haneke'ye katılıyorum. Ellerinize sağlık.
Haneke
2021-11-09T19:05:19+03:00Genel itibarıyla güzeldi. Yalnızca şiire yük olan bazı kelimeler hissettim. Örneğin, "bir" kelimesi. Kalktığında da anlam değişmiyorsa (ve ahenge de dahil değilse) şiire böyle kelimeler iliştirmek şiiri hantallaştırıyor bence. Bu gibi konulara dikkat ederseniz daha iyi şiirler de yazabileceğinizi düşünüyorum. Kaleminizde o parıltı var zira. Ellerinize sağlık.
Seniya Burçak
2021-11-09T18:46:36+03:00👏🏽👏🏽👏🏽
Kenan Birkan
2021-11-09T18:23:14+03:00Üslubunuz güzel, biraz daha edebi bekledim yalnızca. Zamanla o da olur. :)