kar fırtınasından çıkıp
güneşli düşlerde erittim
kendini kumsala bırakmış
ressamını yitirmiş hislerimi
sahipsiz ütopya değildi
beni dağların doruklarına çıkaran
amaçsız adım değildi
beni sevgi yollarında yürüten
dalsız ağaç değildi
beni çiçek deryasına boğan
mavisiz gök değildi
beni kuş kanadında dirilten
kahramansız masal hiç değildi
beni devrimin sayfalarında savuran
bilgileri tekrarlatan okuldan bıkıp
kendini ezberleten bilgeyi delirttim
sorgulatmayan aklın kitabından kaçıp
özgürlük çığlığına tutunmuş divaneydim
eve kapanmış salgın değildi
beni adressiz sokaklarda dolaştıran
yolunu yitirmiş yolcu değildi
beni yücelerde dost diye aratan
ezgisini doğuran türkü değildi
beni sancılı günlere bırakan
namluya sürülmüş kurşun değildi
beni namussuz gerçeklerle yaralayan
şiirler ülkesinde mülteci hiç değildi
beni dizelerin dizlerinde oturtan
şifrelenmiş bir aşkın gizemiyle uğraşıp
bahar getiren sırlarını ortalığa saçtım
utangaç güvey gibi gölgesini saklamış
tokgözlü zamanın aç çocuğuydum