yaşamak ne güzel şeydir derken
yaşam türküleri mırıldanırken
aslında her seferinde
ne kadar çok öldüğümü
aslında yüreğimin her bir zerresinde
acı tohumları ekili olduğunu
ve nice umutsuz yarınlara gebe olduğumu
haykırdım defalarca
münacat ettim her gece Tanrıma
ne sen duydun ne o
bi'çare düşmüş aciz beni
ben son gün ışığımda da
son baharımda da
ilk kez güneşe çıkmış gibi
ilk kez bahar renklerini görmüş
kör gibi sevindim
çünkü ben biliyordum ya
bu benim sonbaharım
son günışığımdı
bi' ben bilirdim bunu
o yüzdendir ki
her gün ışığında her baharımda
her pazarımda da
ilk kez güneşe çıkan nazım gibi sevinirim
o yüzdendir güneşimin son demlerinde de
yaşam türkümü mırıldanırım
çünkü ben bi' şeyda bülbül
çünkü ben Tahir
çünkü ben Mecnun
çünkü ben yaşama sevdalı ölü...
ben ki ne zaman mutluluktan ağlayacak olsam
sakındım gözyaşlarımı ziyan olmasın diye
sonra bir gün öldüm
sakındığım tüm gözyaşlarımı
o an hür kıldım
hür kıldım ki;
toprağım da çiçekler yaşasın
çünkü ben yaşama sevdalı ölü...