Histerik köylüce, Efendi'nin sevgisi,
Devlerin her birinde gümüş rengi içkisi.
Karaçamlar üstünde ruh taneleri,
Köpeklerden gelen bir feci inilti.
Diğer kimse bilmez böylesi hisleri.
Diyelim ki yerin dibinden ölü birinin sesi,
Veremin pençesinde, öyle ki ateş püskürtür gözleri.
Sen öldükçe yerim değişir dediysem de,
Hiç mi hiç dinlemedi beni.
İsminle seslendikçe sözüm yitirir önemini.
Sen ölüyorsun diye duvarlarım yıktı beni.