özledim demeye dil varsa
bu kadar kavga edilir miydi ki?
bu karanlık elimizin kiri
yaşananlar ağır da gelse
bazen yok sayılsa, bazen de unutulsa
ne de olsa hayat bu
her borcun kardeşi, bedeli.
kolay olmadı ama sonunda
kutuplar gibi soğuk içi
buz sarkığı gibi her bir kelime
irili ufaklı iğneler her deliğe
asmaz artık yüzünü
unutmuş bile son sözünü
gözlerini, ellerini
şimdi yalan gelen şefkatini
komik belki ama kuru et gibi yüreğini kurutmuş
hatıraları, hem de hatırlamak isterken unutmuş
sokaklarda dolaşmanın keyfi başka
yeni yelkenler açmak aşka
ister kandırmak ister avutmak
ellerini direksiyondan çekmek yokuşta
tepetaklak gelsen de baş aşağıya
bir süre sonra tene bulanır dikiş izleri
kafada geçici ve ömürde kalıcı travma
bayrak bilir başına gelecekleri
elden ele dolaşır her yarışta
içinde her gün birileri kaybolur sonuçta
yeter ki ikinci bir şans olsun
yeter ki ölüm olmasın dünyada.