yorulmuş topraklardan geçiyoruz senle ben
arkamızda adımlar adımlar gri duvar
sancılardan yapılma halkalar boynumuzda
bir hançer göğsümüzde düşümüzde bir hançer
geçiyoruz moraran ağızlarla bahara
geçiyoruz bir ilmek geçiyoruz pranga
bizi bu cenge saplayan gizli öfke
bu eve elbiseye sedire hep baktıran
içimizde unutmak içimizde bir akrep
bitse artık bu zindan göğsümüzden taşarak
dalıversek düşlere yıldızlarla oynaşsak
sonra nefesnefese çarşılardan dönünce
eski zamandan kalan eşyayı doldurarak
senle ben geceleri bir yoklukta soluyup
yıldızların altında ezilip dağılarak
sabah ettik feda edip gözlerdeki serabı
kapanıp içimize hep geçmişe kapanıp
tenhadaki bir düşü elimize alarak
yokladık kalbimizi
yokladık bir örümcek
yokladık çepeçevre
yokladık susayarak
senle ben sonra tahtımızdan inince
bizle dolu bir oda okyanusu aşarak
kış, 2004
Ömer Osmanoğlu
2024-05-29T16:49:10+03:00Teşekkür ederim Server bey, çok incesiniz. Sevgiyle.
Server Fethi
2024-05-29T02:48:08+03:0020 yıl öncenizin şiiri böyle hoşsa, günceldekiler nasıldır kim bilir... aramıza hoş geldiniz, memnun oldum.