arzularının esiri,
sanırım o sıcaklığı daha önce hissetmemiştim.
hiç gitmez gibi gelmişti,
aslında ne de çok bitmişti,
göremememiştin.
bir daha nereye çıkarsan çık,
arasan da deliler gibi
bulamazsın böylesini,
sokakları boydan boya
koştursan mesela
boğulsan hıçkırığında
insan kaç kere kaybeder?
sen bir kere mahvettin.
ben bin kere kaybettim.
kendisi gerçek olmayan bir acı,
can yakışı gerçek.
seni deliye sardıran, şiirlere saldıran asıl şey
dozu kaçıran ölçek.
dileği ne mi?
geçecek.
her bir yerde hatıraların,
gözümü kapattığımda senle uyurum
sözde bana özel çiçek serası
tek köşesi dahi senden geçilmiyor
her yerde kalp çarptıran izlerin
en çok da yeşil göklerde
her bir tını heyecan işte
birkaç saniyeliğine sana çıkan
rüya bitince çıkmaz sokak.
belki de hepsi hikaye,
inandırıcılığı bordo perde inene kadar
en kötü gün bugünse, en çok bugün şık
kederi gizler ellerimde
hasret dediğin husumete dönene kadar
yalandan bir aşık, yalnız yalanına aşık.
