Rahman ve Rahim Allah'ın Adıyla.
Bu satırları okuyarak beni muhataba alıp muhabbet ettiğim kişi; seni senin yörende ve dilinde, kendi içinde en güzel selam nasılsa öyle selamlıyorum.
Kader ile başlamak istiyorum çünkü bu kaderi değiştirmezsek kendi kaderimizi de değiştiremeyiz. Bu yazıda eleştireceğim kader anlayışı toplumda belli bir yeri olan alın yazısı, yani 'Allah bizim yaşamımızı tamamen yazdı ve belirledi' anlayışıdır. Bu anlayışta olan insanlar büyük ihtimalle konuyu hiç araştırmamıştır ve atalardan (anne-baba), toplumdan duydukları kadardır görüşleri. Şunu da söyleyeyim: Allah'a inansanız da inanmasanız da veya farklı hangi görüşte olursanız olun, bu konu sizi ilgilendirir. Çünkü ne olursa olsun ortada bir hakikat var.
Kadere imandan başlayalım. Kuran'ı Kerim'e inanç esaslarımızın sıralandığı ayetlerde kadere ve kazaya iman yer almaz, bu belki size ilginç gelebilir ama daha ilgincini söyleyeyim mi? Kuran'ı Kerim'in hiçbir ayetinde kader ve iman kelimesi yan yana yer almaz. Örnek olarak Bakara Süresi 177 ve 285 numaralı ayetler. İnanmayabilirsiniz. Sadece bir iki ayetle olmaz diyebilirsiniz. Lütfen Kuran'ın tamamını tarayın, derim ben de. Peki nedir kader? Kader, Allah'ın koyduğu ölçülerdir. Allah'ın koyduğu ölçülere göre olan şeyler ise takdiridir. İnsan hayatı üzerinde Allah'ın ölçüsü (kaderi) kişinin iradesidir. Elbette hayatta Allah'ın takdir ettiği şeyler de vardır. Mesela ölçü olarak Dünya'nın, Ay'ın ve Güneş'in yörüngeleri; nerede, ne zaman, hangi ailede doğacağımız, cinsiyetimiz gibi...
Kader meselesinin ileri boyutlarda ne gibi zararlı anlayışlara yol açtığını bilsek bence kimse kaderci olmaz. Eğer yaşayacağımız her şey Allah tarafından önceden belirlenmiş olsaydı kimse hayatına temiz bir sayfa açarak devam edemezdi. Böyle kaderci bir anlayışın temelinde insanın sorumluluklarından kaçma isteği yatıyor. Allah bizim doğru tercihler yapmamızı ister, hatta dosdoğru yola yönelmemiz için duamızı da öğretir (Fatiha 6-7). Eğer yanlış bir hayat çizgisinde ilerlersek isteyenin doğru yolu bulması için Allah bize akıl-irade-fıtrat-vicdan vermiş, dahası peygamber ve kitap gönderdi. Şimdi her şey baştan yazılmış olsa ne gerek var bunlara? Her şeyi Allah yazmış olsa yanlış yapanın ne suçu var? Bu millet kendini kandırmak için kader mahkumu diye bir terim icat etti ve kendi kendini mahkum etti ama sonunda suçu Allah'a attı.
Bu konu hakkında kitaplar, risaleler yazılmış; benim burada çok ayrıntılı bir şekilde incelemem pek mümkün değil. Dileyen, hakikati arayanlar için bir kıvılcım olur inşallah. Hakikati ön yargısız ve zihnen temiz bir şekilde arayan herkesin bulabileceğine inanıyorum.
Allah'a emanet olun.
MACT
2020-08-09T01:02:46+03:00Çok teşekkür ederim yorumunuzu esirgemediğiniz için. :)
-merve
2020-08-08T23:06:54+03:00Kaleminize sağlık, yazınız gayet bilgilendirici ve teşvik edici olmuş.
MACT
2020-08-08T20:21:34+03:00Teşekkür ederim :)
Sema Kılıçer
2020-08-08T17:14:03+03:00"Bu millet kendini kandırmak için kader mahkumu diye bir terim icat etti ve kendi kendini mahkum etti ama sonunda suçu Allah'a attı."
Ne güzel yazmışsınız, kaleminize sağlık.