Yalçın kayalara vurmakta denizin kırbacı
Mehtabı kaçırmakta günün hırçın şafağı
Bir toz bulutu edasında savrulmakta rüzgar
Biraz meçhul, biraz avare, ağır...
Güneşin doğuşunda kopan yaprakların
Arka sayfalarındaki var olan yarın
İşte o sensin, gizemli ve mahmur kadın
Ruhun tırtıl kadar mahpus hür bir kelebek
...
Gecekonduydu onlar, şimdi harabeler
Hepsi yeni bir yıkıntıya gebeler
Gördükçe insan, baktıkça da defalarca
Konuşur sustukları, ağlar sayfalarca
Kömür gib...
Herhangi bir şeye ait olamadığım için böyle. Ne bir fikre ne bir başka soyut bir şeye ne de nesnel herhangi bir şeye. Hiçbirinin doyumsal tadı içime ne nüfuz...
Düşüncelerim uykuya dalacak gibi olunca düşlerimin nevresimi eserleriyle onu okumaya başlardım. Bir nefeste de sonlardım. Öyle nefes değil. Bu ruhumun nefesi...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok