Geçmişin peşini bırakmadığı zamanda, beklemek
Ölümün hiç gelmeyeceğini kabullenmek kadar imkansız
Acının bel bağladığı dünyayı masumlaştırmak kadar zor
Gü...
güz dolunca gözlerine
kirpiklerindeki nakış
ufuktan anımsatır
içindeki haybedenler'i
sessiz duraklarda
başıboş soğuk oturaklar
izin ister olmuş ölme...
Bir varmış bir yokmuş gibi
Sayfaların tozu demlenmiş eksikliğinde
Çeviredursan sayfaları
Kendini yeniden yazıları bile gözükmeyen
Ciltsiz kitabın en başı...
Bir şeyler olması gerektiği gibi mi?
Yoksa yanılsamalarım mı yine?
Yazılması gereken çoğu şey yazılmış da
Susturulmuş gibi
Bırakıyorum kendimi artık
Bul...
İnsan eşref-i mahlukat, der babam. Şeref ise birinin ötekine saygı duymasının dayanağı, değermiş. Peki insan saygı duyulacak bir varlık mıdır? Şüphesiz... Be...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok