Güneşte, kızıl saçları parlayan bir kadın oturdu koltuğa
Yanımda birbirini delice seven bir çift görüyorum
Sonra
Sağımda kalan deniz...
Maviliğiyle gökyü...
Her gün aynı sabaha uyanıp
Kendi varlığına hayıflanan
İnsanlar.
Müjgan Teyzeler, Ekrem Beyler nerdesiniz?
Yoklar.
Yalnızlığı dost edinenlerin sokağında...
Tek kelime edemedim
Konuşmak istedim sadece
Her seferinde ağzıma ot tıkadılar
Siz hiç size sunulan güzellikleri kaçırdınız mı?
(Belki evet)
Peki, hayatı...
Her seferinde sırası değillerle meşgul
Karanlığı kendinde bir kadın
Yatağın ucunda oturmuş
Ruhunun akislerinde parlayan o müphem tarafta,
Malumunu yaşar ...
Gidiyor işte
Nasıl bir gidiş olduğunu ikimiz de kestiremiyoruz
Etraftaki kimselerle bakışıyoruz
Adına ne koyacağımız belirsiz,
Efsunlu bir ayrılık
Ama ...
İçimde seni sevdiğim hâlini görsen kendini kıskanırdın
İçi boş odaya geçip ortaya oturup yaktığım sigaranın dumanında özlemin saklı
Çözmeye korktuğum o dav...
Kurak bi tarlanın ortasında duran yalnız ağaç,
Kiyarüstemi ağaçları gibi biraz
yalnız ve görkemli
eğiliyorum altına usulca
rüzgarıyla üzerime döküyor ya...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok