Şu an sadece göğsüne yaslanıp uyumak istiyorum konuşmamıza gerek var mı sanıyorsun biz sussak ta konuşacağımız şeyler var biz ne kadar sussak o kadar haykıra...
Şu an yeniden doğmakla ölmek arasında
İnce bir çizgiyim derinlerimde
Her şey o kadar pak ki gözümde
Ben neler yapmışım kendime ve… sen
Diye düşünürken ...
Masamın başına geçtim
Uzun zaman olmuş
Hissedilen duygular çok tanıdık
Masamın üstü yine soluk
Kalemin ucu buruk
Başlasam mı karalamaya; kağıdı mı
yaş...
Konuşmaya başladım…
Kimselerin duymadığı
Kimselerin anlamadığı -haliyle
…
Bir den fazla tekrarlanan şarkı
Gözleri boşluğa dikilmiş
Yarım kalan bir adam...
Çok şeyler susuyorum sana.
Zor
Sana bir şeyleri anlatmak artık zor
Biliyor musun, artık senden habersiz senle muhabbet ediyorum uyumadan önce
Geceme sen...
—Yok mu?
kaçmaya ışıklarıyla aydınlanmış sokaklar
Kalmadı mı
penceresinin içinden gelen sevinç çığlıkları
Tükendi mi memleketin güzel insanları
Körerdi ...
Bir yer var çocukluktan kalma
çocuksu derler ya tam da öyle
Bir rüzgâr,
Nerden geldiği muamma
belki bir bakış belki söz
Ya da başka şey/ler
.
Şimdi ol...
Kimi bir tarihe, kimi mevsime
Kimimiz geceye veya gündüze
Belki de bir ana sakladık
“kopamadıklarımızı”
O; bazen yılın birinde, bazen gittiğin bir kafede...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok
