Bir ay oldu aşık olduğun bu şehirden gittiğinden beri, bana sen sevdirdin bu şehri, aylardır buradayım her köşesine ayrı hayranlık duyduğum bu diyar en başından beri içine çekip boğuyor beni, ne kadar sevsem de burayı özel günlerde hiç burada olmadım; Zafer bayramı, yılbaşı, İstanbul’un fethi, bayramlar, sevgililer günü vs… Bu şehirde olmak istemedim sürekli farklı bir yerde olmalıymışım gibi geliyor bana nereye gidersem ne kadar kalırsam kalayım kalbim reddediyor bulunduğu yeri, halinden memnun değil gibi yada yaşadıklarından, sen seç işte her hâlükârda yanlış yerdeyim hissi yakıyor içimi, özleminle katlanılmaz olup dolduruyor gözlerimi lakin ağlamıyorum çünkü biliyorum ki ağlarsam kendime haksızlık edeceğim ağlamasam sana. Birkaç damla yaşla çözüyorum işi henüz kendimi senden öteye koyamadım fakat sonunda başaracağıma eminim.
Hayaletin yetiyor bazen, masallar anlatıyor bana mutlu sonla biten masallardan, inanmak istiyorum sonunda başaracağımıza fakat seni kendimden iyi tanıyorum tüm iyi ve kötü yönlerini henüz kendiminki bilmiyorken ezberlemiştim seni hayatımda okuduğum en güzel kitapsın sen nasıl ezberlemeyeyim ki, hiç bitmesin istediğim o kitabın sonunda aylar önce geldiğime hala inanamıyorum inanmak gelmiyor içimden bir tarafım sürekli inkar ediyor tüm bu olanları, yakın zaman da birlikte olduğumuz süreyi geçti ayrılığımız ümidim oydu ki geçmeden kavuşuruz birbirimize. İşte kadın hala bıraktığın yerdeyim belki de binlerce fersah uzakta aklım vücudum değişti fakat sen kalbimdeki en güzel tahta sahip kadın umarım değişmemişsindir. Kendine iyi bak minik kuşum gün olurda kader tekrar rast getirirse bizi bekliyor olacağım.