Kendini koklatan çiçek
Meryem'in rahmini gölgelendiren
Üzerine kuş çığlıkları giymiş
Rüzgarla dans ederken Galata’nın kirişlerinde
İşte sunak dedim bedeni
Ve kırk kemik sunarak sahip olduğum gemi
Edildi diye bozulacak yemin
Ben kendine ters duran
Suya ikna etmeseydin
Çıkamazdım merdivenlerin avucundan
Nedendir bilmem
Durmadan yaşamı itiyor toprak
Nefesinle filizlenen tohum gibi
Bense beni çeken her şeyi unutarak
Örneğin çürümüş zemin
Belki tavanla mesafesi bir ipin
-Burada parmak uçlarında dursan boyunu geçmeyecek havuzda boğulduğun için şiire ara verdim-
Suyun üstende değil de dibinde iyiyiz ikimiz de
Bir ayete yüz çevirerek suretimi doğuya verdim
Git gide ahidleşen yüzün suçlusu
Batıdan doğan güneşin
Şimdi kim bir geminin pruvasında dursa onu kıskanırım
Mızıkaya benzetip ıslığımı
Seni çalarım sudan, topraktan kurtarırım
Doğduğum ayın adıyla anılan böceklerin çığlığı
Gibi giymediğin elbiselerin
Yüreğinin çıplaklığı çeliyor aklımı
Mamafih mavi bir çiçek kendini kopartan
Titreyerek üzdüğün bir gemi bedenim
Satır aralarına saklarım
Şimdi bana adımı sorsan
Biraz bekleyip
Gözlerinin kirasını sorarım
İbrahim
2021-07-25T21:07:33+03:00Rica ederim Vedat. Kendimi daha çok doğaya ve manzaraya verdim, o yüzden şiirden uzaklaştım biraz. Böylesi daha huzurlu ama fırsat buldukça senin şiirlerine uğrayacam.
Vedat duygun
2021-07-25T17:09:10+03:00Berayişeyda çok teşekkür ederim ağlatmasına değil de dokunmasına sevindim :)
Bektaş hak veriyorum sonu için düşünülebilirdi biraz aceleye gelmiş. Teşekkür ederim yorumun için.
Muhammet sonraki şiirde deneyeceğim dediğini teşekkür ederim.
İbrahim ayet için ayrı, görüşün için ayrı teşekkür ederim kardeşim ama seni daha çok görmek istiyoruz buralarda :)
Yusuf bu sevapla cennete girersem arafta olay çıkar :) teşekkür ederim. Hep sağ ol.
İbrahim
2021-07-24T21:31:55+03:00Bakara 177'den gelip şiiri okudum. Kalemine sağlık dostum.
Bakmak isteyen olabilir diye amme hizmeti yapayım:
Bakara 177: "İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!"
Muhammet Durmuş
2021-07-24T21:19:21+03:00Çok kuvvetli dizeler var. Fakat bu ardışık kuvvetlerin arasına yer yer kemiğin bir ucundan diğerine uzanan kasa benzer lifler, bir tampon kurulması gerektiğini düşünüyorum. Genel yapıya bakınca şiire daha makul bir anatomi kazandırması için. Es verdiren, durduran dizeler ve akan dizeler ve durduran dizeler. Plato ve yamaçlar ve ova ve kayalıklar. Beni denize ulaştır Vedat :) ilhamın ve çalışma azmin kesilmesin kardeşim.
Bektaş Şenel
2021-07-24T20:01:09+03:00Yükseklerden gelen, yükseklere giden bir şiir. Yalnızca, bu tempolu şiire daha yüksek bir final beklememden midir nedir, son kısma (satır aralarına şeklinde başlayan) pek içim ısınmadı. Onun dışında gayet sevdim ve hatırlanacak şiirler listeme ekledim Aklına sağlık. :)