Yuvalar seçildi

Canlansın diye dünya yeniden

Yeni iklimler koydular üstümüze, yeni renkler

Ben yaşa çeken bir akşamda gidenlerime ağladım param yettikçe

Sorular çıkardım günahlara meyyal

Ateşli hastalıklar attım güzellere; kasıt ki yüzüme gülmesinler.


Tanrısını biliyorum beni hiçbir romanda okumaz onlar

Koynuna sığsam bür yüz aynası kadar sırrımla

Kararsam boyumdan, boynumdan olup

Biri saksıya ekmez, biri gözlerine çekmez

Kıymetim bir geceye ilişir de kuşlar uyuklar cenazesinde

Ya da sarılıp getirilen bir elbiseye itibar

Beyazlar varlığından bu yana

Kurusu henüz gözlerimle bana

Bir bakış, telaş belki kendi ruhunun içinden

Getirip, övünüp vermezler.


Ben gündüz güzellerinden ne aldım da aklımı haczederler

Kapıma dayanan kurnaz iştah,

İçimden gitmeyen keder,

Emanete koyduğum dudakları belki onların

Yanarken canımdan büyük harladılar 

Derdimdir derim de kimselere vermem.


Beni büyüttüler ellerinde kitaplarla

Yüzüme sürdüler sonra gittiler

Söylendim insanlığımdan gözü vardır yerin, göğün

Gözü vardır çıkıp geçtiğiniz yolların dedim

Fırsat bildiler, ağlattılar.


Seçildi yuvalar böylesi nihayet

Doldurdular peşlerini başka gülüşlerle

Nasılsa sığmış kalmış avcuma

Bende kederden gayrı ne var.



Fotoğraf: Semi