yaşıyor olmanın tadılabilir

tebessümü yanaklarında

dar sokak ya da

kaldırımda çoğalıyor güneş

saçların omuzlarında

olanca gücüyle savaşçı

göğü görmüş parmak uçların

kuşaklarımı çözüyor

ben masaya devrettiğim

silgi ve tütün artıkları karşısında

ağzıma kahve döküyorum

aklımda sen ve

benliğinin tavan arası


her zaman değilse ne

zaman öpmeliyim seni


söyle, kör ediyor çapaklar

sensiz uyandığım sabahlarda

-hiç kimsenin haberi yok

sen de dahil kimsenin.