Korkmuyorum kokuşmuşluğunuzun cüretkar tütsüsünden

Bu havada boğulmayı değişmem ölümsüzlüğünüze

Siz en pahalı mezar taşlarıyla rahmet beklerken dirilerden

Ben tepesinde bir çınar isteyenlerden tarafım

Saraylarda edilen dualarınızın cesetleriyle dolu tavanlarınız

Görmüyorsunuz

Bense yerle gök arasında bir engel kalmayıncaya dek

Tırmanacağım bildiğim bütün yokuşlardan

Görmeyeceksiniz

Ekili tüm çiçekleri koparmak arzusundasınız

Vazolarınızda uçuşan sineklerden bihaber

Ve aldırış etmeksizin soluşlarına

Peş peşe yeni ölümler bırakıyorsunuz yosunlanmış sularınıza

Bense gökyüzünü seyrediyorum balkonumdan 

Kafeslerden kaçan muhabbet kuşlarının çaresizliğini hiç görmemişsinizdir

Sabahın yedisinde bir bülbülün şarkısına eşlik etmemenizdir sebebi

Boş kalan kafeslerinize eski yemlerle besleyeceğiniz yeni kuşlar satın alışınızın

Beyaz sayfaları bin renkle kirletmek arzunuza karşılık

Ben yine yalnız şiirler yazacağım onlara kurşun kalemlerimle

Gökyüzüne günden güne yaklaşan binalarınızın üstüne

Ördüğünüz görkemli çatılarınızın arasına kuşlar

Yuva yapmaya devam edecekler siz istemeseniz de

Ve siyah camlı gözlüklerinizin ardına sığındığınız güneş

Her gün doğmaya devam edecek daha uzun bir süre