hatırlıyorum adlarını

hazretleri, sonbahar ağrısı bu


deniyorsunuz eh pek iyi


bir fil anısına çalkalanıyorsunuz


ölümün arkasından yürüyor 

tuzlu bir venüs gibi

iğreniyorum günlerden...

sırtımda tırnak

ellerimde tırnak

ayaklarım çaresizce ayak

cinselliğim sanki gerçekliğim 


hatırlayamıyorum ölenleri

hazretleri, sonbahar anısı bu


 ''kahverengi bir yalnızlıkta insan olduğumu anımsardım parmaklarım uyuşur her gördüğümde onu gözlerimi eyerlerdim yaşamayı marifet sayar sevinir ağlardım bir daha doğsam adımı kulağıma kendim alevi türküsüyle beraber okurdum''


göğü doldurmuş ceplerine

dokunsalar yağmur yağacak

ondan uzaktan seviştim sevgilimle

bir gün daha 

bir gün daha

bir gün daha 

gergedanın boynuzunda dönüyor dünya.