aşkınla ört beni
gizle dünyadan
ben seni
demiştim ya
cebimde saklarım
aklım başımda olmasaydı
hep bir sarhoşluk halinde
bir yarım yamalak olsaydım
yine seni
gizlerdim cebimde
ve mevsimler
güneşe uzak düştüğü vakit
seni gizlice
seni kendim için
çıkartır bir incelikle
öperdim
sürterdim avurtlarıma
benzerdi yüzün
kentlerin yağmurdan sonrasına
esmerliğin
tüketirdi bin rengini doğanın
şimdi vardır bu grilik
bu tekdüze şiirler
birbirinin aynı şiirler
vardır
inatla ama
kinle ama hınçla
ta damarlarımdan saçlarıma denk
korkulacak derecede
bir soğukluk vardır içimde
zaten sevmiyordum bu dünyayı
ama tekerleme öğrenmiştim
ıslık çalmayı öğrenmiştim
demesinler çabalamadı
bir çiçek tarlasına bakarak düşledim çıplak olmayı
yıldızlar yakındır diye düşündüm
hüzne dair şeyler gördükçe soğudu içim
beni dünyaya uzak ettiler
kaçtıkça buldum kendimi
meğer ne uzakmışım kendime
kendimi buldum
bir maviliğe isim verirken
kendi denizlerim olmuş meğer
kendi gemilerim, martılarım
kendime ait bir dünya kurmuşum
apayrı, olmayan yerlerde
ben bu dünyadan seni cebimde gizleyerek
seni dünyadan ayrı severek geçiyorum
beni gizle
beni cebine al, göğüslerine istersen
kendi aşkla ört
razıyım istersen
beni başkasına vermeye değer görmediğin bir hisle sakla kendine.