ayakta alkışlarım tek kollu ayrılığı,
bir cuma günü kapımı sessizce çekip çıkacaksa eğer.
burası ümidin buram buram tüttüğü bir ocak değil,
burası hayal kırıklıklarının tekkesi.
bin güz mesaisinden geçtim sana ulaşmaya çalışırken,
fakat dardı yolların, kapıların zalimce kapalı.
yollarında, sokaklarında, her yerinde onlar vardı.
onlar ve onların şişlenmiş tecavüz cümleleri.
hoyrattı adamların.
adam-lıkları tavana asılı, katil suratlı adamların senin.
bak burası yüreğimin hiç adımlık tekkesi,
burası çirkin adamların gölgesi.
senin adamlarının, adam-lıkları cadde başında ölü,
kan göllerinde en iyi yüzücü adamların senin.
ayakta uğurlarım can çekişen bir acıyı,
bir cuma günü penceremden dışarı kaçacaksa eğer.
burası her gidenin hoş görüldüğü bir yol değil,
burası yüreğimin hergele tekkesi.
adamlarından haber var mı?
adam-lıkları ruhlarında yitik, rezil adamların senin.
