Dilde eski haritalarda kayboluyor
Nereden uzansa yetişemediği hazine
Pusulasız geçtiği sokaklarda
Yitik aklı
Yeni yabancıların kelamına kanıyor
Gülümsemesinde sallanıyor hayat denen salıncağın.
Korkuları virane
Üstü başı yırtık
Akşam ezanında kaldırımda,
kimsesiz çocuk
çağrılmayan!
Havası matem, çalıyor etekleri
Hayalleri mumyalanması firavunun, manasız
Şimdi gövdesi Orta Asya'da bir petrol kuyusu
Savaşlar çıkarmak üzere damarlarını diri tutan şu volkan
Evden uzak bir mülteci gibi,
çalışıyor tasının kafası.
Savaşların ortasında odası
Penceresiz
Saksısında inci tanesi soluyor
Kaçıyor bu savaşlardan
“Aç yollarını" diyor
"Ben geldim” diyor
Çekimine kapılmış kutuplarda pusula
Üstü kir pas
Dikenli yolların emekçisi
İki kapılı hanların yorgunu.
Daima, uzak
Yarınları
Kanayanlarına tütün basmış
Korku-luklar dikili
Tarlalarında mutluluk
Toprakları nadas görmüş
Hasatı yok.
Alacaklı köyün ağası
Beyaz öküzü sırtlamış
Masallarda uyuyan güzelliğe suni teneffüs yapıyor.
Remzi YILDIRIM
2021-08-20T04:25:35+03:00Ölüme yüz tutmuş boşa geçen bir hayat.
Ne yazık!
Ne dil bilmiş ne ilim.
Önüne konulan kadar yaşamış bir insan
Kapıların arkasını dinlemeden
Kulaklarına söylenmeyene sağır olan.
Ne yazık!
Dost düşman ayırmadan
Kılıcına davranan.
Zehirlenmiş onca yaprak
Aynaya bakmaya yüzü olmayan.
Ne yazık (:
Hasan Ş.
2021-07-10T22:59:11+03:00K’ulağa
D’eğer
V’ermeyen şiir diye başlık attım ama neyse. As
Bektaş Şenel
2021-07-10T22:42:31+03:00Kumaşı gayet iyi. Son şiirinden güzel olmuş. Misyonunu tamamlamış yani. Bütünlüğe ve sese kafa yorarsan çok daha iyi işler çıkacak ortaya. Tebrik ederim, abine selam... :)