Işıklı gecenin karanlığı bir ay parçası düşer üzerimize

Sokak ortasında iz kalan gölgeden anımsarım

Çarpık bir kentin üzerinde uçuşan minik bir kelebekten

Kirpiğin ucunda ıslanmış bir çocuk kadar boğulurum

Dev karanlık denizin ortasında çırpınır

Düşüncelerim

Ve seni, evet seni kırık bir aynanın karşısında

Duruşundan

Tanıdım boşluğa dalmış gözlerindeki

gidişinden

Toprak fırtınası sarmış dört bir yana

Yelinden

Yılan kokusu karışmış hasretten içtiğimiz

Şaraptan

Belki zehirli kadehin bulaşmış dudağımızın

İzinden

yıllanmış bir kadın avuçlarımızda

Rakstan

Ve seni, evet seni bulurum o aynadan