hiç mi düşmedi aklına
hiç mi gelmedi gözünün önüne
gökyüzünün sonsuzluğu
dağların heybeti
acizliğini mi unuttun?
yükseklere asansörle çıkarken
boğulmad...
uslanmaz deli gönül, hep aksini ister. insansız yaşayamayıp da yalnızlığı, uzakta yaşayamayıp da uzağı ister. griler saçar, koyu tonlardan nefret eder. bilme...
geçtim dünya malından
misafirim göçeceğim cihandan
nem var gayrı dost elinden
beslendim gönül muhabbetinden
diyar diyar dolandım manaları
bulamadım ölüm...
Bak her şey nasıl da muhteşem bir düzen içinde. Gecenin gündüzü, sonbaharın ilkbaharı... Ne kadar ateş yakılsa da geceleri, vaktinde doğuyor güneş ve hayatı ...
Amansız bir ittifaka karşı savaşıyoruz. karşımızda yenilmezler ordusu. Zaman ve ölüm kardeşliğine karşı. Zaman sürüyor, ölüm vuruyor. Karşı koyma mücadeleler...
İnanmak mı? İnandığım şeylerin kayboluşunu tren camından izler gibiyim. 14' sonbaharıydı, Dosto'yu okuduğumda. O gün toprak attım mutluluğun üstüne. İnanmazs...
Gecenin diğer gecelerden farklı olarak boğukluk, sessizliğin huzurdan ziyade çıldırış getirdiği bir yerde kirli camın ardından izlenen uçak hapis olduğunu hi...
Ne de çabuk geçer zaman, durup geriye bakanların nezdinde. Geçmez denen şeyler mazide kalınca anlar insan zamanın acı mizahı olduğunu. Bazen dakikalar geçmez...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok