Emel

Huzurum buharlaşır,

Alnıma değen kadehin kuytusunda

Yarın uyanmanın gerekliliğini,

Unutmayı yeğler bulabilirim kendimi.

Dolunayı izleyin benimle, sonra...

Birinin bebeği vardı kucağımda

Kolunu kırdım yanlışlıkla

Ağlamadı.

Çünkü kolu değil kanadıydı.

(Elinden neyin alındığını bilmeyen bir bebek bu)

(Sessizl...

Seviyorum dudağının üstünde duran

Milatlar katan güzelliğine, beni

Ve seviyorum,

Susmak bilmeden haykıran

Alevli dünyevi fikirlerini.

Arzuluyorum, içimd...

Ateşiyle tüm cephelerimi kucaklarken tenin,

Karışıyoruz

Al oluyorum lâl oluyorum,

Takiler çoğalıyor dokunuşlarınla

Ucunda dilimin.

Mumlar daha bi alevli...

Doğurdu bu gece yeniden

Tanrı beni sancılarla.

Her şey tanrıdandır biraz

Sancılarda (Küfrüdür inançsızların)

Alalade bir şubat sabahı

Aldı üzerimizden ...

Dün bir adam kendini astı çaresiz, 

Bugün bir kadın bileklerini kesti yersiz,

Yarın bir başka kişi,

Kimsesizliği çektiği üstüne, yorgan gibi çelişkisiz.
...

Fırçasının değdiği her tende, yorgunluğun çığlıkları

Alevler içinde bir mandora, müteşekkir kalabilsin diye birileri

Şimdi geç bu duvarlardan, ölümle yıkan...

...Sonra yaşamın hiçliği çekiyor içine seni

Bir boşlukla kaplıyor

Gözlerini, ellerini

Üşüyorsun.

Harlı bir şömine karşısında

Kavuran bir güneşin altında...

Şayet düşerse; varlığın nedenini, aynalarda bulmuş biri,

Gereken yalnızca metanetin ılık elleri.   

Yükler kuşanmak içindir sevgilim,

Tarafımdan ve tarafından.

Nefessiz kalmamak,

Hayata sert bir bakış fırlatmak adına.

Öfkenden öpmek seni, her haykırışı...