Ömer Gümüş

I.

Ömür, kesik kulaç!

Ölüm, dalgalı ve gri!

Karıncaların boğazına takılan susam tanesi hayatta tutuyor beni.

Atlattığın güzleri dünyevi kırgınlıklarından...

Tam karnımın ortasında anlam veremediğim kocaman bir his; karnım sıkıştı, kelimeler boğazımdan boşaldı boşalacak, gürültüler vardı içimde, oysa ağzım düğümle...

İşten eve giden yol, dört şeritli işlek bir caddenin kaldırımı, dağın tepesinden iki mızrak boyu yükselen dolunay, tam yarı yolda bulunan adeta bir köpeği an...

Gene kapıldım hayatın meşgalesine. Belki de kendimden en büyük kaçışımdır. Baş edemediğim ne kadar zorluk varsa hepsini sakladım halı altına. "Elbet bir gün…...

İçimizin terazisi şaşmış besbelli. Kendi doğrularımızın esiri, kendi gördüklerimizin gerçekliği ele geçirmiş zihnimizi. Canımıza kederi değmeyen hiçbir olayı...

hep hamile akıl, doğurur durmadan düşünce. tonla çocuk, ölü bebek.

yorgun benim en baba düşüncem.

baba düşerse düşünmeyeceğim.

baba düşerse düşüneceğim.

...

kafanın içinde bağıran sesleri nasıl susturacağını düşünürken düşünen ve susan ve duran ve bir yaprak gibi titrek bir sesten ibaret. ve şehrin ve memleketin ...

öldürdüm gece bekleyen aşağılık rüyadan farkı olmayanı. 

yek farkı gerçek olması.

yıksın ellerini, öldürdüm sokakta şu çöp toplayan çocuğu. 

bu hanginizin...

ceketi nerede?

yakın şu ceketi olmayan çocukları,

üzerindeki ıslak elbiselerle yakın mehmet'i üşümesin.

yakın ortada doğan bebekleri

annesizleri, vatansı...

elzemdir ızdırap bize, geceyle birlikte uzayan gölgelerimizin konuşan ayak seslerine fısıldayan kepaze.

sessiz olun biraz duyamıyorum sokağımda bağıran sesl...

Eskinin süsleri kentten denize doğru sürükleniyor; levhalara, bodur ağaçlara, apartmanlara, cesetlere çarpmadan. Tortulanmış gün ışığı unutuyor son nefesini ...

bir insan en fazla ne kadar sevilmeli! sevmiyorum bir it kadar hiçbir insanı! ıslık çalmıyorum, şeytanlardan uzağım; burası benim not defterim. Kusuyorum not...

Hava çok soğumuştu. Eve dönmek istiyordu ama onu bekleyen yalnızlığı, soğukluğu ve karanlığı istemiyordu. Bu yüzden biraz yürümeli ve ısınmalıydı. Evine doğr...

"Ayşe Hanımlar ağlamaz."

Gülümsedi. "Çocuklar ağlar, sen çocuk musun?" deyince ben, Ayşe Hanım "Sen nereden biliyorsun tüm bunları bakalım?" deyiverdi. Başı...

Bugün çok erken ama yarın çok geç olabilir. Yarın her şey değişecek. Yarın... Birdenbire anlarız ki yarın da böyle olacaktır, öbür gün de, tüm öteki günler d...

Her şey sıfır. Sadece sıfır var.

Hayat bir köprü. Üzerine ev inşa etme.

Hayat bir nehir ama kıyısına tutunma.

Sadece anı yaşa ve akışına bırak.

Birdenbire büyük bir fırtına kopsaydı... Birçok söz yarım kalmasaydı ve birçok mesele çözüme bağlansaydı... Sonradan durup durduk yerde anlatmak, anlaşılmak ...

Sade ve basit yaşam deyince akla daha az eşya ve daha az insan geliyor. Bence insan isteklerini, arzularını da sadeleştirmeli. Mükemmeliyetçi olmak yerine ye...

İnsanların hiç olmadıkları biri gibi davranmalarından sıkıldım. Yok öyle düşünürsen kaybedersin, yok böyle davranırsan kaybedersin, şöyle yaparsan kazanırsın...

Yaşlı teyze Yaman'ı kahve içmeye davet etti, Yaman sabah erkenden uyanıp duşunu aldı, hazırlanmaya koyuldu, hazırlanırken müzik dinlemeyi de hiç aksatmazdı, ...

Yaman’ın sürekli kaçtığı, kendiyle baş başa kaldığı bir yer vardı. Nerdeyse bulutların arasında bir yerdi; çok yüksekteydi, kocaman bir dağın tepesinde tek b...

Uzaktan bir selam verdikten sonra yaklaştı binaya. Asansör yoktu, beş katı yürüyerek çıktı, kapıyı iki kez tıklattı. Yaşlı bir teyze kapıyı açtı; Ahmet’in sü...