Melis Sıla CENGİZ

Acının da çeşitleri varmış meğerse 

Acı Sadece ayrılmak, görmemek, unutmamak, sevememek, seçememek değilmiş acı 

Acı bir tren garında beklerken son parasın...

Sisler içinde kaybolmuş bir sabah daha,

Yalnızlık kahvemde eriyip giden geçmişim;

Her hatıra bir yara, her hayal bir kırık dökük hikaye,

Ve ben, sisin öte...

kirli bir sakal giriyor rüyama geceleri

kimi bir düşman

kimi zaman bir sevgili

karanlığı ikiye bölüp yarıyor tüm geceyi

depresiflik dansa kaldırıyolar ki...

Uykulu, sıcak ve baygın güneşin altında uzunca yürümüştü. Yakası terden nemlenmiş, ensesindeki tüyler derisine batmıştı. Kaşesini çıkarmayı düşünse de vazgeç...

Bazen

Gülümsemekten yorulursun.

Bazı

Müzikler eşliğinde uzaklara kaybolup gidersin.

Kim bilir

Ne duygular geçti aynı patikalardan bilemezsin.

Bir...

Yağmur sesinin kalbine değdiğini duydun mu hiç?

İşte tam öyle. Yumuşak, berrak ve özgür. Bir sabah uyanıp bütün kirliliği temize çekmiş ve yeniden başlamış ...

Dün gece dünyaya baktım yıldızlardan

Tanıdıklarıma, tanımadıklarıma

Yağmurlara karışan gözyaşlarımdan

Toprağın kurumuş damarlarına aktım

Yaşanmışlıklar, ...

Bir kadının tüm ahlaki dayatmalara rağmen varoluş mücadelesi. Tanıdık geldi mi? Evet son derece klişe bir anlatı birkaç popüler sosla servis edilmiş: Fantast...

Gönlüm gibisin.

Ne kar beyazsın, ne sonbahar,

Ne çiçek açarsın, ne de güneşin ısıtır,

Çamurlu, soğuk ve acımasızlıklarla dolusun.

İstanbuldan daha adisin...

herkes kendi ateşini başkasının cehenneminde sınar
kendi külünde söner bütün rüzgârlarına yazıldığın akşam
*
ateş tadında kum tadında kalarak
derinleştir...

Tan kana minvalken Güneş'in şerri

Göze put kılmasıdır neşteri

Kör yalazın gaybıdır Aşk

Hazmının zoru ruhlara kesili

Ve bir bakışın doğurduğu her anda...