Nisa Demirel

Minibüse tek binmem,karanlıkta yürümem.

Sekiz yaşında taşın altına, dere yatağına; hatta toprağa girecek kadar suçluyum ben.

Ne gördüm, ne duydum farketmez...

İlkokulda her gün günlük tutmuşum. Marketten aldığım sakızdan, okulda işlenen derse kadar her anı yazmışım. Şimdi bana "Yap!" deseniz her gün yazamam ama o z...

Kurt olmadan insan dişliyor herkes.

Kimi neresinden bıçaklasam diye.

İbrahim'in kurbanı İsmail olmasın diye,

Kurbanlık hayvan veren Allah'a rağmen.

Gazze...

Dünya dört buçuk milyar yıldır dönüyor. Ben de onunla birlikte yirmi dört senedir dönüyorum. Her gelen yıl yeni bir umut, yeni bir sayfa, bize verilen yeni b...

Sustur nefesini, sustur.

Konuşmak, anlatmak bu aleme.

Suçtur yorulma, suçtur.

Tüketme kelimelerini boşa,

Mühim yerde lazım olur.

Doldur mürekkebi, dold...

Çocukken yaz tatilinde dedemin köydeki evine giderdik. Ayçiçek tarlalarıyla, tütün tarlalarının içindeki küçük dünyaya. Babam tatile girmiş olmanın verdiği k...

"Silüet" hikayemi yazarken çok şey düşündüm. Başkahramanın cinsiyeti yoktu; ne kadındı, ne erkek. Kravat takmıyordu veya elbise giyinmedi. Hangi duraktan oto...

Perdelerin arasından sızan güneşle insan uyandı. Yüzüne gelen hüzmeden rahatsız ve bunaldı.

Yüzünü yıkayacak, dişini fırçalayacak. Tertemiz giyinecek. Yol h...

Düşünmek can alıcı bir faaliyet; sorgulamak ve çözmek... İnsanı iradeli, erdemli yapan her şey düşünmek. Bir yola çıkmak, yolu izlemek gibi bu düşünmek. Yoru...

Eski zaman mecmuasını sahaflarda, müzelerde görmek bile hoşumuza giderken; onların günümüz postmodern mecmuaya kıyasla daha ince bir ruha sahip olduğunu düşü...