Zehra

Oturup boğaza karşı bir bankta,

Maviye dikip gözlerimi,

Sesini kısıp vapurların, martıların,

Yüzyıllarca dinlemek seni...

Filmlerdeki gibi mi oralar?

"R...

Sen, iki uçsun.

Bir ucun okyanus senin,

Diğer ucun alev.

Bir ucunda buz gibi suların serinliği,

Diğer ucunda dipsiz arzuların ateşi...

İki uçsun,

Ortas...

Durmam gerekiyor diyorsun,

Keşke hiç durmasan,

Hiç durmasak,

Hiç gerekmese...

Birlikte doldursak kadehleri,

Plakları birlikte dinlesek,

Yeni şiirler ya...

Yeni bir gün doğmuş, dolmuş evime.

Güneş desen, sıcacık, süzülüyor yatağa.

Herkes başlamış güne,

Baharın tadı her bedende.

Bense,

Sadece izliyorum.

Ne ...

Bir hayalim var;

Manzaramda Ayder'in yeşili,

Bilmem hangi eller topladı

Boğazımdan geçen demi.

Gel istiyorum, tanı,

Peştamali, çayı...

Toprağım da tanı...

Soğuk bir kış akşamı.

Dışarıda avuç içi kadar lapa yağıyor kar.

Işıldıyor yine de sokak lambalarının sarı ışıklarında.

Bilindik bir manzara dışarıda ve iç...

Bazı kitaplar...

Sigaradan ucuz,

Tuğladan ağır...

Anlamları derin,

Yetim günlerin anıgâhı,

Belki de yitik bir gençliğin...

Sayfaları kordan,

Okuyanlar...

Dudakların, iki yakası İstanbul'un,

Gözlerinde kulelerin büyüsü,

Kirpiklerin parmaklıklar olsun tenime,

Uzunca izlerim seni, martı seslerinde…

09.30 vapu...

İstanbul'du sanki gözlerin,

Karanlık geceleri gibi şehrin.

Oturdum iskeleye seni izledim,

Vapurlar geçti dudaklarının kara kıyısından,

Sana benziyor diye...

Sanki başka birinin hayatını yaşıyorum...

Başka birinin yerine geçmişim gibi bu ev;

Bu oda, bu yatak, mutfak...

Sanki bana ait değiller,

Yahut ben burada...