Zeynep Akkaptan
@zeyberha
Benim "fikir işçiliği" olarak yorumladığım, blogdan ziyade kendime şahsi bir alan yarattığım mecra. Arayışımın bir parçası, belki de anlamını bulmaya uğraştığım yanıtların cümlesi. Gördüklerimin ve görmek istediklerimin fonunu düşlüyorum ve bataklığa düşmemek için renklere atlıyorum.
Geceyle gündüze kırgınım,
Bensiz gülüşlerde uyuttukları için.
Her çığlığa kılıf diken ellerim bana batar, huysuz olurum.
Anlatamam derdimi, konuşamam mısr...
Zaman öyle bir savurdu ki beni,
kırk yıllık ressamın avuçlarında yandım,
küllerimi nasırlarla sardım.
Eşref saati bir beni tuttu, geç kaldım.
Gözümde aça...
O giderken bir an durup peşinden baktım.
İnananlar dualarla avundu,
Kaçanlar kovalayanlarından medet umdu.
Bense yenmiş tırnaklarım ve yorgun ayaklarımla ...
Yorgunum Hidayet abim yorgunum,
Pencere pervazında solan sardunyalar görmekten,
Hiç üstümden çıkaramadığım ateşten gömleklerden,
Zehir zindan benliğimden ...
Bir yalan can verirken en kötüsü nedir, bilir misin?
Bıraktığı hayal kırıklığının kalbe batmasıdır.
Çok kırığın artık acıtmıyor oluşu, daha kötüdür.
Çünkü...
Tunalı'da yürürken Kadıköy'ün sokaklarında vuruldum.
Esen yel benim,
Poyraz kimin adı.
İki ayyaşı bir yapan bira mı,
Alkol belki yalandır.
Onların aslı ...
Altındaki demirler paslı,
Gözlerinizin içinde bir çember,
Kumpanya perdeleri kapalı.
Verandada tütün saranların ellerinde nasırlar,
Sarayların minareleri...
Kalbime hakim oldum, aklımın savcısı beni vurdu.
Ölüm belki buydu,
Beklemediğim anda kırılmış hayal.
Yıkık dökük şehrin içinde bir şarkı söyleyip uyutamad...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok