dün gece hayatımın venezuellalı bir madenci tarafından yazıldığını öğrendim
madencilik yeteri kadar kazandırmadığı için ek iş olarak hayatımı yazıyormuş
be...
kimseye seslenmiyorum çünkü sesler anlamını yitirdi
kulağımda bir düşüşle yaşamaya başladığımdan beri
anın o canlı zerafeti kalmadı.
bakmıyorum görmüyoru...
ben her şeyi çok düşündüm
hayatımı büyük bir tedx şovuna dönüştürmeden önce
hayallerim gözümün önüne 144p gelmeye başladı
önce bu durumu sevdim
sadece ...
“sen soyundun
gözlerim birden çoğaldı
ellerim birden”
sadık aşkını güllendiriyor
bir sevda buluyor ıslıklar kavuruyor
uyanıp karmaşalar kuruyor saatine
...
yaşamayı abartılı buluyorum.
allah,
henüz küçükken rüyamda meryem'e doğum kontrol hapı almasını tavsiye ettiğim için beni cezalandırdı
ben de yaşamayı aba...
dilimdeki dilliği çıkardım
bir pankarta sığacak kadar idam edilmek istiyorum.
sadece allah ve devletin birbirine inandığı bir rüya bu
her gün bir kadının...
“bilmem ki ne olur
en çok olacağını bildiğim ne ise
bilirim en çok o olur”
vücudunda ufak kurak kırmızılıklar sadık’ın
hacmi olduğu kadar bile değil
art...
annemi ağlarken ilk görüşümdü
sonra elime şiirden başka hiçbir şey yakıştıramadım.
deliriyor muyum diye düşündüm önce
daha önce hiç iki kişi olmamıştım ay...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok