Karanlığı döktüğün kuyudan yankı,
Göz pınarlarımdan sana sitem taşıyor
Sayfa sayfa kopartılıyor, incecik kalıyorum
İnce ve eksik
Eksik ve yıpranmış
Hafı...
Hafif bir rüzgar eser umudumuza dolardı
Nisandı
Bazı akşamlar düzlüklerde yürünürdü
Düz yollarda dolanması ayakların
Bir dağın bağrını delerdi
Ayaklarım...
Kabus parçaları ayıklardı deniz
Yüzüne yükümlü gölgelerden
Şu yıldızı yalın ayak
Günleri doğmayarak
Sırtını duvarlara eş bırakma
Boğazına dikilmiş zehir...
Bayım, beni bu güzel fakat bir o kadar da katlanılmaz yoğunlukta olan düzen ve tertiple yapılmış sarp kuyudan kurtardığınız için size sonsuz minnettarım. İns...
Sesim öyle hırıltılı,
Anlaşılmaz biçimle.
Geçiştirip kafamdaki sesleri dinliyorum.
Bir soluğun hakkımda anlatmaya çalıştıkları bayağı olmuş düşünceler.
E...
Sen müzmin bir vakasın insan
Bedenin kan ve kibir
Tüm nöronlarını ayaklandır
Ayaklandır ki bir nebze su serpilsin yırtığı kaynamamış
Damarın içine
İçr...
Biraz meyilliyim eksilmeye,
Köşe bucak kaçıyor diyorlar.
Dünya bana el uzatıyormuş da
İteliyormuşum
Zamanla anladım.
Biraz da eskimeye
Aldığım duadan
...
Akşamın ışıkları
Kaldırımları sarartıyor
Absürt araba kornalarıyla karışıyor balkon kahkahaları
Her akşam
Kızıldan maviye çalan gökyüzün renkleriyle şenl...
Işığın fevkine baktığım yerde duruyorum
Uzun yoldan geldim dilekçe götürüyorum
Aynı telden şarkılar söyleyen yoldaşlar, bir ben duyuyorum
Bir de tozlu ken...
Ben, bu benle başa çıkamıyorum
Eskimiş zamanın yaşları doluyor kirpiklerime
Eylülün en güzel zamanında
İnce elbisemin belimde duruşu
Üzerime düşen bir çi...
Yeryüzü şahitliğe gelince maiyet
Bundandır bilirim
20 yılı aşkın geride duran eller
Fevri bir yoldan uzanır
Çiğnediği kadim tabuları görünce birer birer
...
Attığım her adımda yaklaşırdı kalabalık
Birikirdi zihnimde tüm ağrılar
Çevirirdim yüzümü
Sert bir rüzgârdan geçerdi, iyi ve kötü
Bir gölge, iki ses
— Ba...
Bedenimde dolaşan ruhun teni, karanlık bir gölgeye teslim. Sokağın soğuk esintili gecesi, ağaçların sesine. Penceremde dünden kalma soğuk kahve, bugın oradan...
Annemden kalma
Dikiş makinesiyle öğrendim, elbise dikmeyi
Sonra bir terzide işe girdim
Kayboldum o boyumu aşan perdelerde
Bir kadın vardı; sessizdi, çokç...
Her zerrende hissedersin ölümü. Her zerrende seni bitiren acıların, gözlerindeki yakarışların olur. Yeri gelir öyle acır ki yüreğin, bırak nefes almayı, gözl...
-Eşik-
Bunca zaman göğsümde taptaze kalan
Çiğ, ıslak çarşafların sarıldığı
Bir yangın, bir kırgınlıkla sürüyor zaman
Ancak bu utancıdır kuru mendillerin...
Hey sen!
Evet, evet sen
Sana sesleniyorum duymuyor musun?
Az önce şuradan bir çocuk geçti, ayakları yalın, sırtı çıplak gördün mü?
Görmedin demek.
Yahu ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok