Karanlığın en koyu olduğu saatler
Güneş doğacak birazdan
Ama ne zaman?
Sokakta hayaletten fısıltılar
Duyulması güç
Anlamaya çabalamaksa bir o kadar gül...
Kimselerin görmediği, hissetmediği
Bir hayaletim artık
Umursayan çok kişi kalmadı
Sevgisizim ben artık
Ellerimi ellerinde hissedeyim
Dokun bir kere ...
Bir kadın çıktı karşıma
Gözlerinde yeşilin huzuru
Saçlarında tuzlu meltem kokusu
Ellerinde şifa var gibi
Tutabilsem iyileştirir onlar beni
Kelebeklerim ...
Yer yarıldı ivedilikle içine girdim
Sevgisizle boğuştum ama yenilmedim
Bana atmayan bir kalbi delicesine sevdim
Kuru gürültüde kaynayan bir incelik gibiyi...
Akrebin yelkovanı yakaladığı zamanlar
Beynimin kıvrımlarında siperler var
Bir muharebe olmuş belli
Mağlup kumandanın titriyor eli
Şakağında bir Frankenst...
Güneşi göremiyorum. Arkamdaki ağacın heybetli gölgesi tüm bedenimi sarmış halde önüme düşüyor. Etraftaki ağaçların yere düşen siyah şekillerine bakarsak gün...
Geliyorum yanına, var mı haberin?
Ben her şeyi duyar, görür ve bilirim
Nasıl inanırım sana, varlığın sadece bir öngörü?
Zaten böyle ayırıyorum gören ile k...
Kırmızı perdeler çekilmiş önüme
Bakıyorum öylece en nefret ettiğim renge
Uzaktan cızırtılı bir ses: “ Ve perde.”
Karşımdaki Kızıldeniz yarılıyor böylece
...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok