Rıza Karakuş
@siirin_sarap_canagi
• üç kitaplı şiir delisi.
📍Ankara
gerçekle düş'ün buluştuğu yerde
yıkıma uğrayan,
harap olmuş şehirler gibiyim
her bir ev üstüme tonlarca ağırlık yüklemiş
ama ben nefes alıyorum
ki b...
boş çekmecelerde birikmiş anıları yaktım
dün sokaklarda
her açıp kapanışta yüreğimin vuruşu gibi acıttı
içimde,
enkazlardan kalma boşluklar var
yer...
..
farklı cümleler içinde tek bir nokta oluverdi düşüncelerim,
ne büyük harfle başlamak var
ne satır sonuna gelen duygularımı kesip atmak
...
acıtmıştı ...
Uyuşuk odalar.
Odalar dolusu uçuşan satırlar.
Satırlara sıkışmış insanlar.
Uykular yine zinde.
Yorgun bi hayli gök, yıpranmış gri bulutlar.
Yağmur ...
Yüzleri isimlerden daha iyi hatırladıklarını iddia eden insanlar var ve isimleri yüzlerden daha iyi hatırladıklarını iddia edenler de.
İsmini pek unutmazsın...
sanki on senedir tanımıyorum da
ilk kez görüyorum gibi koştum kapıya.
bahsettiğim şiir,
ayak sesleriyle içime umut olan adama.
zaten bütün şaşkınlıklarım...
ben arada kalmaların kadını.
gayrı gitmez dilimden bu acı tadı.
gayba dek düşmez dilimden adı.
tebelleş oldu cânıma yıllardır bak,
kendi bitse kâbusu uyu...
ben bu şiiri yanlış yazdım
tashih etsin şair hanımlar.
câ-yi penah sizin kollarınız
tahkik etsin bana inanmayanlar.
ben bu şiiri yanlışlıkla yazdım
tağr...
her bakımdan etkilendiğim bir meyve fidesiydi.
bu ağaçları renk renk boyamam zaruriydi.
duyduğum onun içimdeki sesiydi.
muratın şiirleri, okumaktan beter ...
lâkin anlamıyorum
acaba ben gerçekten var mıyım
yalnızca acıdan bir dağ mıyım
yahut gözlerinin bebeğini parlatan
bir çift damla mıyım?
acaba gerçekten h...
acını acıma denk getirdim
tükenirsem omzunda yeniden
arınırım ferfecr elbiselerden
her kıyamda aklımı okur dillerinden
yine de akıtamadın elimi kederimde...
yavaştan sızıyor sularım kemik köprülerden.
iç çektiğim yangını görse bin sene kalkamaz yerinden.
göremezsin kat kat dikiş örtülü yaralarım ellerinden.
ka...
Uzak diyarlara geldim sesimi vermeye
Pınarın tutkusunu kanatlarıma yansıttım
Şiirlerimin sahifesi kanatlarımı tutusturacaktı
Hangi vakit ev denen yere v...
Bütün dünya sana bir günde düşman olmuş,
göğsündeki sızı süzülüp durmuş.
Aşktan gözün gönlün bertaraf durulmuş.
Hani kırk yılda bir gözüken ay,
kaç asır ...
içeri kaçarken ayaklarım tellere takıldı
aklın ermez belki
karlarına kanım karıştı
saçlarıma beyazlar
beyazlarıma al bulaştı
güzel dostum dengeden şaşt...
evimizden cenaze çıkardım sen yoktun
yedi günü yedi yemekle donattım sen toktun
odamızı yedi ton kanla boyadım
seni bana rağmen namaza kaldırdım
çayımıza...
şarkın yolunu aylarca sırtımda taşıdım.
elin uzanmasın diye sırtımı kendim kaşıdım.
yıllar sonra piştim sesim kesildi ama
soluğum gelene kadar urfayı dört...
bi sabah bitecek demişti biri
otuz beş mevsim geçti
bi gün bile azalmadı acım.
birinin kini hiç diri görmemiş
hiç kini diri ölmemiş
ölüsünü hiç toprak ö...
incindim pirim incindim
kırıldım... koptum... bir daha koptum
kaç yezit gecelerde küf bağladı umutlarım
aklım buruşuk
uykularım öksüz
bilincim oyuk
di...
Bu yorgunluk sürgün gibi,
Burnumun ucu sızlar
İnsandan hallice, yarımın biraz üstü.
Bir poşete kondu en iyi yanlarım
Oysa ben bıraktığın yol kenarınd...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok