Emre

Basılan yerlerin, kırılan yüreklerin, gizlenen sözlerin izi kalmadı.

Ve gücü kalmadı, kilometrelerce yürümekten su toplayan ayakların.

Fezâ iken zerre kada...

Bir uçurumdan atladığında düşünmeden peşinden atlayan,

Zemînde mahsûr kaldığında seninle oturup bekleyen,

Üzüntü veren her şeyi, bir trene bindirip göndere...

Anlam yüklemek lazım bazen

Dağa, taşa, belki bir kuşa

Sormak lazım onlara, neden?

Dönüştün bir anda yaza, kışa

Bu diyarın bu mevsimi dertlidir biraz

Göğün avuçlarında kara bulutlar

Ha ağladı ha ağlayacaklar

Açılmış eller umutla niyaz

Yerin kucağında kuru bir ayaz
...

O yağmur yağacak biliyorsun

O yapraklar dökülecek

İlk durakta sevgili el sallayacak

Son durakta o bakışı ergen delikanlının.

Adımların hızlanacak bira...

Beyazlar kapladı üstünü

Puslu oldu her yer bir anda

Ama altında Dünya kostümü

Durur mu ki hiç o canda

Yapıştı tenine yaşam dürtüsü

O ruhları yerinden etmek

Gider mi sandın zarafet örtüsü

Dağlarla, taşlarla, kuşlarla gülmek

Dilimdeki yaraların uykusu gelmişti.

Gözlerim karardı, yürümeye devâm ettim.

Suskunluğum, içimin boşluğundan değildi.

Yorgunluğumun dinmeyen ağrısındandı....

İçim, virajlarla kıvrılan upuzun bir yol.

Kesemediğim ip, kangren edince rûhumu,

Yıkıldı bedenim, yıkıldı sırtımı yasladığım dağ!

Mesken tuttu hüzün, sevm...

Beni unutma kutucuklarını boş bıraktım. 

Bir vakit rüzgar esti, aktım. 

Uzaklara, kendimden kaçtım. 

Kendim tarafından yakalandım. 

Aylar geçti, yıl durd...

Bilindik sabahlar.

Kupada kahve.

Kombinin sesi, yılın son ayı.

Kanımızı emen sistem, vergi seli.

Bilindik giderleri iyileştiren, alın teri.

Bazı filo ol...

Uzun bir iç çekişten sonra yüreğime acı oturdu.

Bulutsuz bir gecenin sabâhına uyandım.

O kara trenin mîâdı doldu, biliyor musun?

Şimdi binip gitsen de rot...

Uyansaydım bir anda ve hepsi bir rüya olsaydı.

Seni arar bulurdum,

Bak bu başka bir evren ve teorilerin gerçekmiş.

Sıra benimkilerde;

Bu evren en yakın o...

Gökyüzünün yorgun sabahında,

Vakit sanıldığından daha geç olabilir.

Vurmaz balığın gölgesi bu havalarda sığ suya!

Akıl başa çok sonradan gelebilir.

Üzeri...

Sana zeytinin çiğidini nasıl göstereyim şimdi

hemencecik

burada deyip yoksa

radyoya havele ediyorsun konuşmayı.

Ne menem özleyiş bu sevmek işi

gözümüzde...

Bir serçenin gözyaşında saklıdır belki, hisleri.

Menfi gelişmelerin gölgesinde suskunlukları, yüreklerin. 

Yorulmuşlardır veyahut, sayhalarından. 

Tıkalı ...

Fezâya uzanan köprüler, yıkılalı çok oldu.

Bir gitmek sevdâsıdır tutturmuş d'ili...

Uyandığında, uyanıkken ve uyumadan,

Hatırladığı ilk kelime, zihnini ye...

İçime dolan rüzgârın uğultusunu dinledim.

Tâze çiçekler topladım, pencereme koymak için.

Nazikçe başımı okşayan bir sevgide unuttum adımı.

Hiçbir telini k...

Hayât, birkaç nahîf ândan ibârettir oysa.

Usul usul dinlenmek, bir kalbin kıyısında.

Ellerini tutuşturmak, bir sözün âteşinde.

Hayâllerden yol yapıp yürüm...

Gözlerin sıcak bakışlara

Dudakların hoş tebessümlere gebe

Ellerin ah ellerin birer yuva

Ellerim ah ellerim yuvana ebedi misafir

Gönlüm sevgine muhtaç

Se...

Belkiler biriktirmedim keşkelerin hüküm süremediği yaşantımda. Olması gerektiği gibi gitmeyen aşırı kilolarımdı. Onlar da kalacak değiller. Gelip geçici günl...

Neden göremiyorsun...

Canım yanıyor...

Kalbimin her zerresini yandığını hissediyorum.

Seni seviyorum.

Maalesef seni seviyorum.

Maalesefe iyi bak.

Sana ...

Kapının eşiğinde ellerini ısıtmaya ç'alışıyorsun.

Acına odun atan sözleri hatırına getiriyorsun.

Kaç kelimenin d'ipsiz kuyularda öldüğünü,

Ürkek gözlerin ...

Loş odalarda yürüyor musun?

İçin(d)e iğne atsan yere düşmez.

Ve sen, atmışsın kendini bir uçurumdan.

Denizin dalgalarıyla boğuşuyorsun.

Güneşi doğuran va...

Aramaktan vazgeçip üzerine yenilerini dinledim. Yazmaktan vazgeçtiğim günler oldu.

Yazdığım yerlerden kaçtığıma bağlayamam, arınmalarını.

Ve içimden bir ...