Ayşenur Baş

Kan ve kemikten

Çağımıza toplu şakalar

Ölümse çekiyorum

Çığlık adında bir arkadaş, sahibi çok

Bizim çok tanıdık, bizi çok tanıdık ölünce çok

Özümse çeki...

güne bakış o anda değil

geçmişte bir cam çatırdar su sızar

bazı cümleler koşturur içimde ama

çıkmaz dudaklarımdan,

oradan buradan hüzün gelir kurulur göv...

Bilseydim ömrün bir çırpıda biteceğini

kapatmazdım pencereleri

Gökyüzüne şiirler yazardım

Dertleşirdim dünyayla

Aralardım sır perdelerini

Yıldızları...

Umutsuz bir biçimle aralanmaz

kapın, başkalarından alamazsın özünü,

bir parmak şıklatması bekleme ışıkta

bir yardan akan balı bir coşkunun dalını

ağzına ...

hasta düşe düşe yazar

hastalıklı

döşekte,

iyileşince sararırdı farkındalığı

hep bir öfkeyle bakması karışıktır

nede sonra her günü bir ataşla yaktı

tut...

Acılarım

Benle büyümüş

Kan bağım var hepsiyle

Vefasızlık edemiyorum

Gömüldüğüm yer gelince rahat

Mezarımı ev zannediyorum

Evvel zaman içinde

Aklıma göçmen kuşlar düştü

İrem bağlarındaki kırmızı güller...

Mintanım'da annemin muskası

Kırk bir kere okunan,

Kırklanan,

Dua'lana...

Günlerden 02.01.2025

Sabah 9'da uyandım 2 saat uykuyla duruyordum saat 10'daki sınavım için üniversiteye geldim

ilk sınavı oldum ve fakültenin kantinine ge...

Bunlar gerçekten istemediklerim

Bunlar da gerçekten istiyorum dediklerim

ikisi de aynı anlamda.

*

Haz şu dünyadaki sahtesinin olmadığı tek gerçek duygu. ...

Öyküde bir bölüm okunur ve karakter zor bir anda bırakılır; zaman geçer uzun bir zaman, sonra tekrar dönülür o kısma. Güç durumları böyle parçalıyorum. Özled...

Unut

sana. Karşılaşma diliyorum

yolunda koşanlarla

yormayan ama yorulmuşlardan,

unut

çünkü

geçmekli şiirlerle bunaldın

evle karışanlarla

Unut

kişil...

Sessiz bir kasabada, kapısı açıldığında zil çalan bir hediyelik eşya dükkanındaydım, küçük evimden ailem ziyaretime gelmişti bugün. Ruhumla tabii! Bedenim or...

Hâlâ bilmediğim çok şey var

Oysa insan her şeyi bilerek gitmek ister bu dünyadan

Hem neden geldik neden gidiyoruz

Ve neden oyunu tekrar tekrar başa sarıy...

Başkasına karşı duyduğun incitme ya da yanlış anlaşılma kaygısını kendine duymadın. Bunu da seni yermek için yazmadım. Biliyoruz.

Bir anlamı olmayan yazı b...

Bazen kandırmayı bilmeli,

Hem kendini, hem güzel bildiğini.

Ne utanacak bir şey,

Ne sıkılacak bir yanı vardır bunun.

Şimdi, İstanbulu kandıracak olsam,

...

İlla ki güçten tükenirsin 

Sağına koyduğun kitap soluna düşer

İlla ki yarım kalır

Son birkaç sözcük tabii ki olacaktır

Son anında aklından geçen şeylerde...

Çağırıyor seni tozlu geçmişin izleri

İniyor zihnin o eski merdiveni

İşte karşında sekiz yaşındaki halin

Gülümsüyor sana

Sessiz ve usulca

Ne söylemek...

I

Seni buldum,

Dalın kırılmıştı rüzgarda.

İklimler hızla değişiyordu.

Gözlerini buldum.

İnsanlar iniyordu,

Akdeniz kıyılarına.

Akdeniz ki

Çakıl taşla...